Lavrov’dan “Montrö” açıklaması
Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov yaptığı açıklamada, savaş gemilerinin Karadeniz’e giriş kurallarınının Pentagon tarafından değiştirilemeyeceğini belirterek yaptığı görüşmelerde Türk meslektaşlarının kendisine ‘Montrö Sözleşmesi’nin mirasının emanetçileri’ olarak bu sözleşmenin hükümlerine bağlı kalacaklarını dile getirdiğini belirtti.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov düzenlediği basın toplantısında, Pentagon’un Türk yetkililerden Karadeniz’e savaş gemilerinin girişi için kuralların değiştirilmesi hususunda herhangi bir taviz alamayacağını dile getirdi.
New York’taki Birleşmiş Milletler (BM) binasında basın toplantısı düzenleyen Lavrov, AA muhabirinin, “ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Türkiye’nin Montrö Sözleşmesi’nin ilgili maddesini uygulama kararına değinerek, Türkiye ile çatışmadan uzaklaşmak için birlikte çalışabileceğine işaret etti. Bu yoğunlukla Montrö Sözleşmesi’nin feshi olarak yorumlandı. Sizin bu konuda görüşleriniz nedir?” sorusunu yanıtladı.
Söz konusu soruya verdiği yanıtta Lavrov şu sözleri kaydetti:
“Türk meslektaşlarımız bize defalarca Montrö Sözleşmesi’nin mirasının emanetçileri olarak bu sözleşmenin hükümlerine sıkı sıkıya bağlı kalacaklarını söylediler. ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin işinin başına döndü, muhtemelen şu anda bu kadar aktif olmalarının nedeni de bu. Hayır, başarılı olacaklarını sanmıyorum.”
Pentagon temsilcilerinin ‘savaş koşullarında kıyısı olmayan ülkelerden gelen savaş gemilerinin Karadeniz’e giremediği mevcut şartlara göre Türkiye’den boğazlar düzenlemesini yumuşatılmasını isteyeceklerini’ öngören Lavrov, ancak Washington’un bu yöndeki girişiminin somut sonuçlara yol açacağından şüphelerini dile getirdi.
Daha önce Amerika Birleşik Devletleri Savunma Bakanlığı Uluslararası Güvenlik İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı Celeste Wallander, ABD’nin Karadeniz’de seyrüsefer konusunda Türkiye ile birlikte çalışma niyetinde olduğunu söylemişti. Wallander, bölgede Karadeniz’in ticari deniz taşımacılığına tamamen açık olacağı elverişli bir ortamın sağlanması gerektiğini belirtmişti.